uçup gitti hayallerim kıyametleri yaşadım
niye sormuyor gözlerin yoksa sende mi şaşıdın
habersiz kalsanda benden haberlerin giç gelmedi
artık gönderme haberler beni satırlara bir sor
Biz ilktik ve gercekten sevdik
O küçümser gözlerle leyleye baktık
Ve mecnunu aciz bildik
Kendi söylediğimiz yalanlara
Kendi yazdığımız satırlara güldük
Yine kararmış gökler, yine kasvetli hava
Dövüyor yalıları şiddetli bir fırtına
Sesizliği bozuyor martıların sesleri
Bir dumanı andırır o insan nefesleri
Bir acizlik bir garipliktir ki ben
Hep hayallerle yaşarım. birşey gelmez elimden
Birikmiştir duygularım hiç dökülmez kalbimden
Bir hatıra dalgalanır ya bugünden ya dünden
Esen rüzgar, yağan yağmur, süren sessizliğin sesi
Keder dolu sokaklarda duyulmaz insan nefesi
Ben hür müyüm? hayır değil bu dünya "insan kafesi"
Kurtulayım lanet yerden açın kafesimi açın
Bir fırtına gibi gelen bu küfür beldemizi,
Yıkar, yakar, kavurur. koymaz taş taş üstünde.
Şaha kalkmış yükselen bu susamış nefsimi,
Yükselttikçe yükseltir dur diyen yok ilimde.
Bir bilsem bu sıkıntıyı
Bir atabilsem içimden
Dünyaları alacağım içime
Sevgileri dağıtacağım birer birer
Bir kurtulsam sıkıntıdan
Bağıracağım uçsuz bucaksız ovalara